Gezi Notları (İspanya-Paris)

İSPANYA

Barcelona

      İspanya gezisinde eğitim alacağımız yer olan Pamplona kentinde Navarra Üniversitesine (Public University Of Navarre-UPNA) gitmeden önce Türkiyeden çıkmadan belirlediğimiz rota çerçevesinde ilk gittiğimiz yer Barselona kenti oldu.Gitmeden önce bazı arkadaşlardan düzenli bir şehir olduğunu duymuştuk fakat beklentilerin üzerinde bir yer.Çok beğendik.Havalimanına inince ulaşım için şehir merkezine gitmek için çıkışta otobüslere binilebilir Kişi başı 8 Euro idi sanırım.Biz onun yerine havalimanını karşısında bulunan metro hattını kullandık.Gişeden bilet alınabildiği gibi kioks makinelerinden de kredi kartı ya da nakit para ile bilet alınabiliyor.T-10 adı verilen 10 adetlik bilet aldık 10 Euro ya daha hesaplı oldu.Bu arada iki ayrı terminal var T1-T2.Bu terminaller iki ayrı havaalanı şeklinde.Bazı havayolları T1 i bazıları T2 de iniş yapıyor.İki terminal arasından ring hattı yapan büyük otobüsler var.Belli dakikalarda kalkıp devam ediyorlar.T2 terminalinden T1 e gidip orasını da gördük.Danışma bürosundan şehire nasıl gideceğimiz hakkında kısa bilgi ve harita aldık.T2 terminalinden T1 terminalinde geçerken yaşadığımız bir olay var:
Otobüse bindik bizimle birlikte birkaç kişi bindi son olarak da bir adam bindi.Daha binecek vardı fakat şoför kapıyı kapattı ve devam etmek istedi.Son binen adamın ailesi dışarda kalmıştı fakat şoför vakit doldu deyip devam etti.
Adam:Ailem…
dese de şoför ne son binen adamı indirdi ne de ailesini içeri aldı…
O an anladık ki burada kurallar önemliydi.Aynı durum ülkemizde olsa heralde adam şoförün üzerinde yürümüştü ve vatandaştan Hooopp kaptan binecek var..ya da aile var dışarda..
nidalarını duyabilirdik.


T-10 biletiyle metroya bindik ve yaklaşık yarım saatte artık Catalunya(Barselona Merkez) da idik. Zaten adamlar kendilerine İspanyol demiyorlar Catalan diye isimlendiriyorlar. Metroda anonslar ve yazılar Catalanca..İngilizce birşeyler baktık ama nafile.Metrodan indiğimizde erken vakitti ve merkezi, sokakları gayet sakindi.Çöp toplayan işçiler ile sokak temizleyen görevlileri gördük.Kalacağımız yeri bulmak üzere yürümeye başladık.Akşam saatleriydi.Kalacağımız hostal da yerimizi ayırtmıştık fakat ertesi günüydü.Dolayısıyla indiğimiz gün telefon hatlarımız çekmediği için bizden haber bekleyenlere ulaşmak için internet hattı kullanabileceğimiz GSM sirketlerinden birini bulmaya çalıştık neyse kişi dolaşırken wi-fi açıktı birden mesaj geldiğini farkettik.Yakınlarda eduroam (üniversitelerin dahil olduğu ortak kablosuz bir ağ) ağına üye olan bir üniversite olmalıydı.Bir yerde çekip uzaklaşınca sinyal kayboluyor.Etrafta gözüken bir üniversite de yok.Dolaşmaya devam ettik.Neyseki üniversitenin yerini bulduk ve memleketten haber bekleyenlere ulaşıp konuşabildik.Eduroam ağına dahil olmak ne büyük bir nimetmiş….

     Ertesi günü kaldığımız hostaldan Catalunya ya giderken ara sokaklarda GSM firması bulduk ve 1 GB lik sim kart aldık.Böylelikle gideceğimiz yerleri bulmak daha kolay oldu. Sonrasında şehir turu yapan Hop on-Hop off adı verilen iki katlı otobüslerle şehri gezdik.Bu turlarda günlük ya da iki günlük biletler alınıp gün boyu gezebilme şansınız var.Üç farklı rota vardı ve bunları gezdiren otobüslerin üzerinde Rota-1-2-3 gibi ibareler mevcut.Gezilecek yerler ve bağlantı yerleri bize verilen gezi haritasında mevcuttu.Belli duraklarda ve belli zaman aralıklarıyla otobüsler kalkıyor.Bu otobüslerde toplamda 16 dil vardı.Size uygun dili seçip dinleyebiliyosunuz.Tabi ki dillerden birinin Türkçe olması bizim için ayrı mutluluktu…Kulaklıklar otobüste ya da bekleme sırasında veriliyor.İstediğiniz yerde inip,dolaşabilir sonrasında ise size yakın olan duraktan otobüse tekrar binebilirsiniz.Yetişkin kişi başı bir günlük bilet ücreti 27 Euro idi.Şehrin düzeninden bahsederken caddelerin çok geniş olması ve şehrin Diagonal adı verilen bir caddesi var ki şehri boydan boya bölmektedir. Burada şehrin mimari Gaudi yi anmadan olmaz heralde.Mimari yapılar genellikle korunmuş,yeni yapılar da eskisine uygun yapılandırılmış.Burada her köşe başında binalar köşe şeklinde değil, köşesi kesilmiş olarak tasarlanmış.Böylelikle her sokak başında geniş meydanlar oluşturulmuş.
Şehir caddelerinde trafik yoğun fakat karışık değil.Herkesin gideceği yollar belli.Caddelerde yaya-bisikletli(çok fazla kullanılıyor)-araba-otobüs gibi araçların yerleri ayrı belirtilmiş.Trafik ışıklarında bile bisikletli ve yayayı görebilirsiniz.Trafik işlerken bir aracın diğerine korna(klakson) çaldığını hiç duymadık ve yayalara aşırı duyarlılar.Yaya geçmek istediğinde durmayan arabayı görmedik.
Akşamları Catalunya merkezindeki cadde çok kalabalık ve genellikle sokak gösterileri yapılıyor.Barselona şehrine ayrı gelip gezmek gerekiyor.1-2 günde rahat gezilecek bir yer değil..Fotoğraflardan 1800 lerin ortasında başlayan ve hala devam eden şehrin sembolü olan “Bitmeyen Kilise” La Sagrada Familia ve Park Güell gibi yerler görülebilir.Barcelonada genellikle turistik yerler girişler ücretli. Nou Camp a girmek,müzesini gezmek ve sahaya inmek ayrı ücretlere tabidir. Museu Nacional d’Art de Catalunya(Catalanya Ulusal Müzesi) manzara olarak gayet güzel olduğunu söylemek gerekir.
Barselonada önemli diğer bir konu ise şehrin altında metro hatllarıyla döşenmiş ve İspanya’nın tüm metro hattı bağlantılarının yapıldığı bir merkezdir.

Pamplona

     Gece otobüsle Pamplona’ya geçtik. Sabah erken saatte kalacağımız yere gittik fakat daha evvelden ayırttığımız yerle ilgili bir sorun çıktı biz de başka bir yer bularak oraya yerleştik.Şehir ufak bir yer ama nüfus 200 bin civarında.Eğitim için Navarra Üniversinde bulunduk.Kursiyerlere ayrılmış bir salonda sunular yapıldı.Katılımcılar arasında Finlandiyalı-Polonyalı-Estonyalı ve Almanyalı olanlar vardı.Eğitim için organizasyon ve ilgiler gayet iyiyidi.Eğitim bitimi sonrası günün kalan kısmında Pamplonayı dolaştık.Burada Castillo Meydanında yapılan gösteriler ile dar ara sokaklarda yapılan sokak gösterilerini görülmeye değer.Castillo Meydanına çıkan bir sokakta Arenanın tam karşısına çıkan yerde boğalardan kaçışan insanları temsil eden heykel var.Şehrin simgesi olduğu söylenebilir.Eski kale tarafındaki parkı ve kale manzarasını gayet güzel.Boğa güreşi yapılan Arenayı dışardan gördük.Pamplona’nın boğa güreşi festivallerinde özellikle Temmuz ayında ziyaret edilen bir şehir olduğunu öğrendik.

Madrid

     Gece otobüsle Madrid’e geçtik.Madridte şehir merkezine yayan giderken trafikteki karmaşalık ve korna sesleri selamladı bizi resmen.Şehir merkezine doğru ilerledik.Şehir merkezi yakınlarıdan şehir turu yapan otobüslere bindik.Burada otobüslerin kalkış yerleri ve durak noktaları karışık ayrıca zamanlamalar kötü diyebilir.Buradaki Hop on-Hop off turlarını tavsiye etmiyorum.Şehir başkent olunca müzeler,tiyatrolar ve etkinliklerde fazla oluyor.En meşhur müzesi Madrid Prado Müzesi.Müze giriş ücretleri 40 Euro civarı.Ayrıca özellikle zaman ayırıp gezmek gerekiyor. Diğer bilinen yerlerden biri de Buen Retiro Park çok geniş bir alana yapılmış ve ortasında büyük heykelli bir havuz var. Burada isteyenler kayıkla gezebiliyor. Diğer kısımda yeşilliklerde insanları yayılmış, hatta güneşlenmek için çimlere uzunan insanları görebilirsiniz.

Granada

     Gece otobüsle Granada’ya geçtik.Kalacak yerimizi ayarladıktan sonra şehir turları burda otobüs yerine trenlerle yapılıyor. Sokaklar oldukça dar. Burada şehir turu için Hop on-Hop Off otobüsler yerine ufak trenlerle yapılıyor.Trenle sokaklardan geçerken neredeyse trenin vagonunu duvarlara sürteceğiniz sanabilirsiniz.Granada da önemli olan yerlerin başında Endülüs Emevilerinin yapmış olduğu Elhamra(Alhambra) Sarayını görülmesi gerekir. Tabi uygun bir zaman ve paranız varsa. Saray kısım kısım olarak gruplar halinde gösteriliyor.Biletler internetten temin ediliyor. Gitmeden önce baktığımızda maalesef boş yer yoktu.Dolayısıyla içerini gezemedik.Sarayın eksi olması yeterli bakımının yapılmaması (bakımları yapılıyor mı bilmiyorum…)nedeniyle dış duvarlarının yıpranmış ve dökülmüş olduğu hemen farkedilebilir.Sarayın avlusudan birkaç kilise görmek mümkün.Elhamra Sarayının dışında şehir turunda bol bol kilise görebilirsiniz.Şehir turunu dar sokaklarda trenle yapmak da aynı bir zevk olduğunu söylemek gerek.Trendeki rehber anonslarında 8 dil var.Türkçe yoktu maalesef.Elhamra Sarayının arkasıdan yeşil bir yoldan şehir merkezi yayan inebilirsiniz.

Sevilla

     Granadan otobüsle gündüz Sevilla ya geçtik.Kalacak yerimizi ayarladıktan sonra akşam bir turladık şehri.Burada görülecek yerlerin başında Plaza de Espana yı görebilirsiniz.Gayet geniş bir meydana sahip ve ortasında fıskiyesi var. Meydan istenirse faytonla da gezilebilir.Yine meydanın hemen sol tarafında kulenin altında kayıklarla köprü kemerlerinin altından gezilebilir.Meydanda giriş kısmının yanlarında İspanya Krallıklarına bağlı dönemin derebeylikleri(sanırım) olan yerlerin sembolleri ve haritalarını görmek mümkün.İçerisine girip yukarı kattaki balkondan meydanın geniş fotolarını çekebilirsiniz.Diğer bir yer ise hemen nehrin (Guadalquivir Nehri) kenarında görülecek bir Altın Kule (Torre del Oro) dikkat çekiyor.Nehrin hemen kıyısından feribot seferleri yapılıyor.

     Bir diğer yer ise ,Santa Maria Katedrali. Avrupanın en büyük üçüncü katedraliymiş ve içerisinde Kristof Kolomb’un anıt mezarının bulunuyormuş. Aslında burası Müslümanlar tarafından inşa edilen eski bir caminin üzerine kurulan bir kilise ve yıkılan caminin minaresi olan Giralda isimli kule değiştirilerek çan takılmış.

    Sevillada havalimanını sormak için duraktaki otobüs şoförüyle geçen olayı paylaşmak istiyorum.Şoföre havalimanına gitmek istediğimizi söyledik İngilizce.

Şoför:İngilizce bilmediğini söyledi sonra sırasıyla İspanyolca-Almanca-İtalyanca bildiğini söyledi.Tabi bunları söylerken bizimle İngilizce konuşuyordu… 🙂       Neyse otobüsün havalimanına  gittiğini ve kalkış saatleri öğrendik.

     İspanyanın genelinde geniş parkların olduğu ve buralarda insanların koşu yaptıklarını söylenebilir. Bir de genelinde otobüs terminallerinde bagaj emanetleri(bagage store) bulmak mümkün. Çantanızı küçük-orta-büyük dolaplara koyup 3,6-5 Euro civarı ücretlerle 24 saat bazı yerlerde 21 saat tutabiliyorsunuz.Bozuk paralar ile çalışıyor ve ücret tamamlandığında anahtarla kilitlenebilir duruma geliyor. Kapısında Güvenlik personeli ve içeride dolapları görecek kameralar mevcuttur.

 

Paris

     Uçakla Paris’e geçtik Orly Havalimanında otobüsle şehir merkezine yakın bir yere geldik.Burada birçok yer vardır umarım.Bunun için yeterli zaman ayırmak gerekiyor. Biz Eyfel Kulesi (La Tour Eiffel) ve Notre Dame Katedrali görebildik.Bu katedral 2012 yılında Papa tarafından kutsanmış olması önemini daha da arttırıyormuş.Bir de nehir üzerindeki köprülerdeki(hemen hemen hepsinde) asma kilitler vardı. İlginç geldi. Sanırım bu kilitler ağırlık yapması nedeniyle çıkartılacakmış.Cadde başlarında cafe tarzı yerlerde insanların kahve ve bisküvi tarzı şeylerle kahvaltı yaptıklarını ,öğlen ise caddelerde yüzleri dışarı bakar şekilde(ülkemizde ayıp almasın diye dükkana doğru içeri dönerler),boyunlarında fular ile hamburgerlerini bıçakla kesip yavaş yavaş yediklerini görebilirsiniz…

     Akşam uçakla dönüş için havalimanı terminal otobüslerine bindik ve uçağa anca yetişebildik.Burada internet hattımızın olmaması bizi epey zorladı. Uçağa binişte çok sıkı aramalar yapıldığını ve görevlilerin sizinle sadece Fransızca konuştuklarını farkedebilirsiniz.Siz İngilizce birşeyler anlatmak isteseniz dahi… Neyse birçok aksiliğe rağmen uçağı kaçırmadan binebildik.

     Ve Şükür ki geldik ülkemize…

     Bu süre zarfında eğitim dahil yaklaşık oniki günde altı farklı yer görmüş olduk.Neredeyse İspanya’nın tamamına yakını gezmiş olduk.Tabi bunlar için hepsine daha fazla zaman ayırıp gezmek daha yerinde olacaktır. Bir de TL nin Euro ya yaklaşması gerekiyor. Yoksa yolculuğunuz epey pahalıya mal olacaktır.

     Bu imkan dahilinde kurumuzda emeği geçen herkese ve beni bu yolculukta sabırla bekleyen aileme ayrı ayrı teşekkür ederim.

  1. Eline sağlık hacı, güzel yazı olmuş. Toplamda kaç günde ne kadar harcadığını da yazsan dahada güzel olur.

    Bir de, bence, bi gün kitap yazarsan iyi bir editörle çalış 🙂

  2. Yazı aceleye gelmiş ama bilgilendirici olmuş. Madem Paris havalimanında polis ve diğer görevliler sadece Fransızca konuşuyor bu durumda biz ziyaret ettiğimizde Türkçe konuşuruz. Teşekkürler Vedat hocam. Not: mobil arayüzde captcha doğrulaması görünmüyor.

  3. Vedat hocam yazı güzel olmuş eline sağlık. Biz de tüm ispanyayı birlikte gezmiş olduk. Bu kadar notu nasıl aklında tuttun, gezerken not mu aldın merak ettim. Gayet hoş bir paylaşım.

  4. vedat-marttin

    Musa Hocam,gezi esnasında not almadım.Gezinin üzerinden çok geçmeden aklımda kaldığı kadarıyla yazmaya çalıştım.Teşekkürler.

  5. vedat-marttin

    Yazı dilinde ya da imlalarda sıkıntı olabilir.Fransızların milliyetçiliğinden bahsetmek istemiştim.Adamlar, inatla Fransızca konuşuyor bizim turist olduğumuzu bildiği halde.Mobil arayüzdeki captcha uyarısın için de teşekkür ederim.Biraz kurcaladım aslında.Temalarla ya da tarayıcıyla ilgili değil.Kullandığım captcha’nın mobil desteği yok sanırım.Olmadı sonra bakarım inş.

  6. Merhaba, çok güzel bir gezi olmuş.Bu ay sonunda bende rotanıza benzer bir geziye çıkıyorum, tek fark ulaşım aracı olarak bisikletimi kullanacağım. 🙂

    O zamana kadar biriktireceğim bir miktar para da yeterli olacaktır diye umuyorum.

  7. Teşekkürler.
    Mesafeler uzak.Bisikletle epey yorulursunuz tabi karar sizin.Şimdiden iyi gezmeler.

  8. Paylaşımınızdan dolayı Teşekkür ederiz hocam, sağlık ve esenlikler dileriz.

Yorum Yap